Biden yönetimi, Suriye asıllı ABD vatandaşı Aimee Cutrona’yı Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi’ne Suriye Özel Temsilci Vekili olarak atadı. Cutrona bu görevinin yanında Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu İşleri Bürosunda Levant (Lübnan-Suriye Bölgesi) İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı olarak görev yapıyor.
Beyaz Saray Cutrona’nın “bölgede ABD diplomasisini destekleme konusunda engin bir tecrübeye sahip olduğuna” işaret etti. Söz konusu karar Biden’ın görevi devralmasından kısa bir süre sonra geldi. Cutrona eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde görevde bulunan Joel Rayburn’ün yerine göreve başladı.
Aimee Cutrona kimdir?
Cutrona kariyerine 1999 yılında başladı. İlk görevini Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da yaptı. O zamandan itibaren El Salvador, Katar ve Mısır’daki büyükelçiliklerde siyasi komiser olarak görev yaptı. 2016-2019 yılları arasında Bahreyn Krallığı’nda maslahatgüzar olarak görev yaptı. Ortadoğu diplomasisi hakkında oldukça deneyimli bir kadın. Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu İşleri Ofisi’ndeki görevi sırasında Irak, Tunus ve Cezayir’de izlenecek ABD politikasının oluşturulmasında yardımcı oldu. İnsan kaçakçılığı ile mücadele etme ve uluslararası düzeyde kadınlarla ilgili konularda çalışmalar yaptı.
Cutrona, alanında iyi bir prestije ve geniş bir tecrübeye sahip. Smith Koleji’nden mezun oldu ve Yüksek Lisansı’nı John Hopkins Üniversitesi İleri Uluslararası Araştırmalar Okulu’nun (SAIS) Uluslararası İlişkiler ve Çatışma Yönetimi programında yaptı.
Cumhurbaşkanı Joe Biden, Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcılığı görevine henüz aday göstermedi. Bunun için Senato’nun onayı gerekiyor. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi bünyesindeki Orta Doğu ekibinde çalışan ABD’nin eski Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Büyükelçisi Barbara A. Leaf, bu pozisyon için bir numaralı aday olarak gösteriliyor.
Cutrona’nın seçilmesi ABD-Suriye ilişkilerindeki kritik döneme damgasını vurdu. Zira geçtiğimiz 26 Şubat’ta ABD Başkanı, Savunma Bakanlığı’na (Pentagon) Suriye’deki hedefleri bombalamasına yönelik bir talimat vermişti. Bu ABD Kongresi içerisinde farklı tepkilere yol açmıştı. Birçok milletvekili, Biden yönetiminin Suriye-Irak sınırındaki İranlı milislere karşı hava saldırısı gerçekleştirmek için Kongre’den izin almamasını eleştirmişti. Ancak bazı gözlemciler, ABD’nin askeri saldırısının İran tarafına net bir mesaj gönderdiğine ve İran’ın Irak’taki ABD üslerine yaptığı füze saldırılarına uygun bir karşılık olduğuna işaret etmişti. Pentagon Sözcüsü John Kirby, yönetimin Suriye’nin doğusundaki ve Irak’taki tansiyonu düşürmek için çalıştığını vurgulamıştı.
Biden yönetimi, Suriye hapishanelerinde tutuklu bulunanların dosyalarına yönelik sert bir yaklaşım sergiliyor. İnsan haklarını savunma ve milyonlarca Suriyelinin acılarına son verme dosyasını önemsiyor. ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Linda Thomas Greenfield, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalarında Biden yönetiminin Suriye krizini çözmek için etkili bir siyasi çözüm bulmak istediğine dikkat çekti. Greenfield Suriye halkı için daimi barış, istikrar ve güvenliği sağlamanın tek yolunun siyasi bir çözümden geçtiğini vurguladı.