İravani, İsrail’in saldırganlığının yalnızca bölgesel bir mesele olarak ele alınamayacağını vurguladı. Ayrıca, ABD’nin koşulsuz desteği sayesinde İsrail’in uluslararası barış ve güvenliği tehdit ettiğini belirtti. BMGK’nın İsrail’in eylemlerini güçlü bir şekilde kınaması ve somut adımlar atması gerektiğini söyleyen İravani, bazı ülkelerin bu konuda kınama yapmaktan kaçındığını kaydetti. İravani, Gazze ve Lübnan’a atılan bombaların çoğunun ABD yapımı olduğunu belirterek, “İran, bu saldırganlığa istediği zaman karşılık verme hakkını saklı tutmaktadır” dedi.
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, ABD ve müttefiklerinin İsrail’i durdurmaya yönelik bir çaba içinde olmadığını ifade ederek, “Aksine, bu saldırılara izin verme konusunda direkt ya da dolaylı bir hakları olduğunu belirttiler” dedi.
Çin’in BM Daimi Temsilcisi Fu Cong, İran’ın egemenlik ve toprak bütünlüğüne yönelik ihlaller nedeniyle İsrail’i kınadıklarını ve artan gerginlikten duydukları derin endişeyi dile getirdi.
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield ise, ABD’nin İsrail’e verdiği mesajın net olduğunu vurgulayarak, “İsrail ve İran arasındaki doğrudan çatışmanın son bulması gerekiyor” ifadesini kullandı.
Lübnan da sivillere, gazetecilere ve sağlık çalışanlarına yönelik saldırılar nedeniyle İsrail hakkında BMGK’ya resmi bir şikayette bulundu.
Lübnan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, ülkenin BM Temsilciliği’nin Enformasyon Bakanlığı ile iş birliği içinde çalıştığı bildirildi.
Açıklamada, “Gazetecilere yönelik saldırılar, İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarını izleyen gazetecileri terörize etmeye ve sindirmeye yönelik bir girişimdir” denildi. Ayrıca, BMGK üyesi ülkelere Lübnan’da acil bir ateşkes sağlamak ve İsrail’in sürdüğü saldırıları durdurmak için etkili adımlar atma çağrısı yapıldı.







