COP31 Türkiye’de: Antalya ev sahibi, müzakerelerde liderlik Avustralya’da

Birleşmiş Milletler İklim Konferansı COP’un gelecek yıl yapılacak 31’inci zirvesinin Türkiye’de düzenlenmesi için uzun süredir devam eden diplomatik trafik sonuç verdi. Brezilya’daki COP30 müzakerelerinde Türkiye ile Avustralya arasında sağlanan uzlaşma çerçevesinde, COP31’in Antalya’da yapılması kararlaştırıldı.

Anlaşmaya göre zirvenin ev sahipliğini Türkiye üstlenecek; hükümetler arası müzakerelere ise Avustralya liderlik edecek.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, kararın şekillenmesinde Pasifik ülkelerinin hassasiyetlerini gözeten bir diplomasi yürütüldüğünü belirterek, “Ortaya koyduğumuz şey hem Avustralya hem Türkiye için büyük bir kazanım” dedi.

Albanese: “Pasifik ön planda olacak”

Albanese, Avustralya Yayın Kurumu’na yaptığı açıklamada, Türkiye’nin COP başkanlığını üstleneceğini, ancak Avustralyalı Bakan Chris Bowen’ın hem hazırlık sürecindeki müzakereleri hem de Antalya’daki zirvede görüşmeleri yöneteceğini söyledi.

Başbakan, Pasifik’te düzenlenecek bir “pre-COP” toplantısıyla ada ülkelerinin iklim krizine dair endişelerinin küresel gündemin merkezine taşınacağını vurguladı:

“Tuvalu ve Kiribati gibi yok olma tehdidi altındaki ada ülkelerinin sorunlarını görünür kılacağız. Bu olağanüstü bir sonuç.”

Papua Yeni Gine’den tepki

Papua Yeni Gine Dışişleri Bakanı Justin Tkatchenko, zirvenin odağında Pasifik’in olmasını istediklerini belirterek, sonucu “hayal kırıklığı” olarak niteledi.
Tkatchenko, bölgenin sıfıra yakın emisyona rağmen iklim krizinden en fazla zarar gören coğrafya olduğuna dikkati çekti.

Buna karşın Avustralya Maliye Bakanı Jim Chalmers, uzlaşmaya rağmen Pasifik’in “zirvenin merkezinde” olacağını savundu.

Türkiye’nin ev sahipliği hamlesi

Antalya’nın COP31 adayı olarak önerilmesi, Türkiye’nin 2021’de Glasgow zirvesi öncesi adaylıktan çekilmesi nedeniyle “sıra bizde” argümanını güçlendirmişti.

Türkiye’nin ev sahipliğinin kesinleşmesiyle, 2026’daki iklim gündeminin merkezinde hem Akdeniz bölgesindeki kırılganlıklar hem de Pasifik ülkelerinin varoluşsal talepleri yer alacak.

Zirvenin tarihleri ve detaylı programının önümüzdeki aylarda açıklanması bekleniyor.