Dersimliler, Dersim’de yapılana o bölgenin en yaygın anadili olan Zazaca/Kırmanci’de, “Tertele” derler. Bunun, sadece Türkçe değil bütün dillerdeki karşılığı, “kırım” ya da “kırmak”tır. Ki Dersimlilerden iki “tertele” dinlersiniz: İlki, 1915’te tanık oldukları “Tertelê Hermeniu” (Ermeni Kırımı); diğeri, 1937-38’de bizzat yaşadıkları “Tertelê Kırmancu”dur. Yani Dersimlilere göre, olup biten, bir “soykırım” idi.
Devlet cephesi ise, “haydutluk ve eşkıyalık olaylarının bitirilerek ulusal egemenliğin sağlanması” diye tanımlamayı sürdürüyor yaptıklarını.
Belgeler, Türkiye’nin kurucusu olan Atatürk’ün 1937’de Nazi Almanya’sından kimyasal silah aldığını ve Dersim bölgesinde Alevilerin katliamında kullandığını gösteriyor.
Ortaya çıkan belgeler bir kez daha göstermiştir ki; Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1937-38-39 yılları arasında Dersim’de planlı-programlı bir şekilde yukarıda adı geçen zehirli gazları da kullanarak soykırım amaçlamış ve gerçekleştirmiştir.
1926 başlayıp, 1946 yılına kadar devam eden soykırım programında on binlerce insan vahşice katledilmiş, bir o kadarı ise yerinden yurdundan edilmiştir. Son yıllarda Dersim soykırımı ile ilgili yapılan belgesel ve benzeri çalışmalar sonucu ortaya çıkan belgelerde ise bombalama dahil, karadan ve sonrasında ‚Kara Vagonlara doldurularak batıya sürgüne gönderilenlerin sayısı belirsizdir
Bu soykırım uygulandığında Mustafa Kemal Atatürk’ün de imzasıyla Nazi programlarının yürütüldüğü dönemin Almanya Devletinden zehirli gaz, ABD’den bu gazların kullanılması için bombardıman uçakları satın alınmıştır.
Dersimde zehirli gaz kullanıldığını ilk olarak Nuri Dersimi kaleme almıştı. Daha sonra Türk Dışişleri Bakanlığı, Senato üyeliği ve 12 Eylül 1980 darbesinden önce Cumhurbaşkanlığını vekaleten yürüten İhsan Sabri Çağlayangil’de Türk ordusunun, ayrıca mağaralarda saklanmış kadın ve çocuklara karşı kimyasal silah kullanıldığını ve Dersim nüfusunun tamamını imha ettiğini itiraf etmişti.
Nazi Almanyası Türkiye’ye Heinkel adlı uçakları sağladı. Bu uçaklarla Dersime kimyasal saldırılar gerçekleştirildi. Atatürk’ün manevi kızı Sabiha Gökçen, Türk uçaklarının Dersim halkına zehirli gaz atan, Dersim’de uçan pilotlardan biriydi..
Türk devleti, 1937-1938, Dersim’de on binlerce sivili öldürdü.
Belgeler, Atatürk’ün zehirli gazın sivillere karşı kullanılmak üzere Elaziz-Elazığ’dan Dersim’e taşınmasını emrettiğini gösteriyor.
İŞTE O BELGELER!!
Yaşanan katliamın üzerinden 87 yıl geçmesine rağmen devlet Dersimlilerin taleplerini karşılamış değil.
Belli başlı talepleri şöyle:
-4 Mayıs’ın Dersim 38 Tertelesi / katliam günü olarak kabul edilsin!
-Arşivler Açılsın, devlet katliamla yüzleşsin!
-Dersim ismi iade edilsin!
-Dersim halkından özür dilensin!
-Sürgünler, kayıplar ve evlatlık alınan çocukların listesi, Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın!
-Anadilimiz Zazaca ve Kızılbaş Alevi inancımıza özgürlük tanınsın!
-Munzur’daki Baraj projeleri iptal edilsin.