12 Eylül İnsanlık Suçudur
“Tarihsel Adalet İçin Bellek Müzesi”, kendi sloganıyla gündemi yeniden hatırlatacak bir sergi hazırladı ve açtı: “Geçmiş Bugündür”. Ben de dahil birçok insan itiraz edecektir bu slogana (ama unutmayın, 12 Eylül için gerçekten yerinde ve doğru).
Darbeler tarihi diyebiliriz Cumhuriyet tarihine… Tek parti döneminde farklı darbeler, çok partili dönemde askeri darbeler, günümüzdeyse moderni post moderniyle sürdürülenler, özellikle demokrasi, hukuk ve özgürlük savunucularını yok etmek için.
Bunca darbe içinde en belirleyicilerinden biri 12 Eylül, çünkü etkilenmeyen, ucu kendisine dokunmayan yok neredeyse… Öyle bir hava yarattılar ve insanları öyle bezdirdiler ki, “bizim çocuklar” alkışla karşılandı. Propaganda hazırdı, dökülen kardeş kanı durmuştu ve bunu asker başarmıştı, öyleyse asker ne derse doğruydu. Üstü kapalı bir kabul söz konusuydu ve alttan alta onaylanıyordu bu… İçeridekilerin yaşadığı zulmü kimse görmüyordu, kimse duymuyordu (gazeteler ve tek kanallı televizyon asla haber vermiyordu), sürgündekiler yaşadıkları ülkelerin demokratik yapısı nedeniyle daha bir rahatsalar da birçok eksiği taşıyorlardı ister istemez. 1 milyon 683 bin kişi fişlenmiş, 650 bin kişi gözaltına alınmış, açılan 210 bin davada 230 bin kişinin yedi bini idamla yargılanmış, 517 kişi hakkında idam hükmü verilmiş, 50’sinin infazı gerçekleştirilmiş… 300 kuşkulu ölüm bilinen haber. (Bu sayı çok da doğruyu yansıtmıyor, çünkü hemen her yerleşim biriminde, her karakolda, her Emniyet müdürlüğünde, kurulan timlerle sistematik işkence yapılıyordu.) 171’i işkence sonucu, 16’sı kaçarken, 14’ü açlık grevinde, 95’i çatışmada, 43’ü intihar ettiği bildirilen, 73’ü de doğal(!) ölüm nedeniyle bini aşan insan kaybı yaşandı. Bunca sayının -ki, büyük bir kısmını buraya almadım bile, işinden edilenler, memurluktan uzaklaştırılanlar, kapanan işyerleri vb…- içerisinde herkes bir şekilde etkilendi.
En çok anneler…
Anne baba (feodal yapı içerisinde saygı tabanlı, mahalle baskısı ile güçlendirilmiş) baskısından kurtulmak için, onlara itiraz eden gençleri 12 Eylül sonrası yine anneler aradı, sordu, savundu. Günümüzdeki Cumartesi Anneleri (artık İnsanları) 12 Eylül sonrası cezaevlerinin önünde oluştu.
Sergide yer alan mektuplardaki duyarlılık, çizimlerdeki umut, örgülerdeki beklentilerle sanatçıların yapıtları yıllar sonra –bir kez daha- bir selam niteliğinde hem mağdurlara hem de onları savunanlara…
Gözaltına alınan, katledilen, hapsedilerek yaşamları çalınanlar için “Geçmiş Bugündür” sergisini gezmek, yaşanmışlıklar arasında kendi acılarınızla yüzleşmek ve bir daha böylesi baskı, zulüm görmemek için onurlu durmak zamanı.
Bellek sergisinde hemen hepsi hepimizin tanıdığı belgeler sergileniyor; gazete ve dergi sayfaları, radyo ve televizyon programları, söyleşi ve konferanslar arasında unutulmuş olanları bir kez daha gün yüzüne çıkarıp bir arada sunduğu için güçlü bir çalışma.
Eksiklikleri…
Tarihsel Adalet İçin Bellek Müzesi, geçmişin geleceği aydınlatan bir ışık olduğu inancıyla tarihin önemini vurgulayarak -bizlerden sonra geleceklerin de resmi tarih batağına saplanmadan gerçekleri tam ve apaçık görebilmesi için- bilgi/belge topluyor. Şu ana dek çok fazla bir birikim olduğu söylenemezse de azımsamak da mümkün değil. Tabii, bunu yaygınlaştırmak, belgelerin kopyalanarak asıllarının iade edildiğini vurgulamak gerekir. Sergi açılışında, bir arkadaşımız, gazete, dergi, bildiri biriktirdiğini, koruyamayacağından kaygılandığını söyledi. Ona, o an söyleyince, gözlerindeki ışıltıyı görmeliydiniz. Demek ki “bellek” duyurusunu daha geniş yapmalıyız.
Her bilgi toplanamadığı, her belge bir araya getirilemediği, gelenlerinse farklı kurumlarda tutulduğu ve iletişimsizlik nedeniyle buluşturulamadığı için (bir de, sözüm meclisten dışarı; hâlâ dar grupçu zihniyet sürdüğü için) eksikler çok fazla… Bellek Müzesi’ne vefakâr emek verenler bu çerçevede daha özenli olmalı. Muhakkak ki zor bir süreç, pahalı bir uğraş, emek yoğun çaba istiyor… Herkes elini taşın altına koymalı.
Bir de gerek ışık, gerekse kurulum (pleksiglasların tırtıklı olması okunurluğu alabildiğine azaltmış), bir de yazıların -yaşlandım mı ne- okunamayacak kadar küçük olması gibi sıkıntılar var, ama o kadar kusuru hoş görmek gerekir.
bellekmuzesi.org
12 Eylül Geçmiş Bugündür
Bellek sergisi
Depo (Lüleci Hendek Cad. Koltukçular Çıkmazı, Tophane)
12 Eylül – 8 Kasım 2023