Bilim insanlarından İngiltere’de 250.000, ABD’de ise 1.1 ila 1.2 milyon civarında ölüm olacağı tahmini!
SEMİH SAVAŞAL
Londra – İngiltere hükümetine danışmanlık yapan bilim insanları, korona-virüs salgınının gidişatı ve geleceğiyle ilgili bir rapor hazırladı.Rapor saygın bir üniversite olan Imperial College mahreçli. Öğretim üyesi Hüseyin Doğan, söz konusu raporu paylaştı. Doğan’ın raporla ilgili değerlendirmesi ise şöyle: “Raporu detaylı inceledim. Modelleme tekniği kullanıp tahmin yürütüyorlar. Sizleri daha fazla korkutmak istemesem de olayın ciddiyetini kavramanız için raporun özetini bir cümle ile anlatayım: ’Tüm hastalar tedavi edilebilse bile, İngiltere’de 250.000, ABD’de ise 1.1 ila 1.2 milyon civarında ölüm olacağını tahmin ediyoruz’…”*
Umalım, bilim insanları yanılıyor olsunlar. Çin Halk Cumhuriyeti, Güney Kore gibi ülkelerde tecrübe edildiği üzre radikal önlemlerle bu sayı aşağı çekilir. Ama hükümetin böyle bir niyeti olmadığı da aşikar. Bu da sistemin krizi fırsata çevirerek, sürü bağışıklığı vb. politikalarla bütçeye yük olan risk grubunu gözden çıkardığı görüşünü doğruluyor. Johnson Hükümeti’nin korona-virüs politikasını “ölen ölür, kalan canlar bizimdir” şeklinde özetlemek mümkün. Hükümet bu politikayla hem sağlığa ayrılması gereken kaynaklardan tasarruf etmek hem de sisteme yük olan hasta ve yaşlıları sistemin “safralar”ı olarak görüp bunlardan kurtulmak istiyor. Johnson’un “Çok daha fazla aile sevdiklerini zamanından önce kaybedecek”, sözü gelişi güzel sarf edilmiş değil. Toplumu buna alıştırmaya çalışıyorlar.
Ülkedeki bilim insanları ise virüsün kontrollü bir şekilde yayılmasını sağlayarak toplumsal bağışıklık geliştirmeye, diğer adıyla “sürü bağışıklığı yaratma planları”na karşı çıkıyor. 200’den fazla bilim insanı imza toplayarak hükümeti daha radikal önlemler almaya davet etti. Dün de Başbakanlık önünde steril beyaz elbiseler giymiş, maskeler takmış bir grup insan aynı amaçla protesto eylemi yaptı.
Öğretim üyesi Hüseyin Doğan konuyla ilgili yorumunda, şu bilgileri de paylaşıp uyarılarda bulundu: “Her insanın kendi çevresinde ortalama 600-700 civarında kişiyi tanıdığını varsayarsak, birebir tanıdığımız 2 kişi bu virüsten dolayı ölebilir. Elinizden geldiği çerçevede, imkanımız el verdikçe evden çıkmayın. Bu virüsü ciddiye alalım.“
Londra’da da Newroz kutlaması yapılmamalı
İngiltere’deki Kürt kurumları, HDP’nin Türkiye’de yaptığı korona-virüs uyarılarından ve Newron şenliğini iptal kararından ders çıkarmalı, Londra’da yapılması planlanan Newroz kutlamasından vazgeçmeli. Aksi durumda, hükümetin “sürü bağışıklığı yaratma politikası”na hizmet edilmiş olur.
Gün paniğin, bencilliğin tavan yaptığı böyle bir dönemde, “kurtulmak yok tek başına” şiarını hayata geçirme günüdür. Demokratik kitle kurumları, hükümetin gözden çıkardığı kitlelere sahip çıkılmalı. Risk grubunda bulunan hastalar, yaşlılar için koruma önlemleri arttırılmalı. Onların, evlerinde steril bir ortamda bulunmaları sağlanmalı. Alışverişlerini yapmalı. Bireysel olarak başlatılan bu tür girişimler, hızla örgütlü bir düzeye yükseltilmeli. Ortaya çıkacak olan fırsat düşkünlerine karşı uyanık olunmalı, onlar örgütlü bir şekilde uyarılmalı, engellenmeli.
*Link: www.imperial.ac.uk