CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç işsizlik rakamlarındaki artışa dikkat çektiği açıklamasında işten çıkarma yasağının uzatılması gerektiğini belirtti.
CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, 30 Haziran’da sona eren işten çıkarma yasağına rağmen işten çıkarılan emekçileri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı.
Cumhuriyet gazetesinde yer alan habere göre; Covid-19 pandemisinin etkilerinin azaltılması için 17 Nisan 2020 tarihinde işten çıkarma yasağı, 24 Mart 2020 tarihinde ise kısa çalışma ödeneği ilan edildiğini belirten CHP’li Av. Sevda Erdan Kılıç, 30 Haziran 2021 tarihinde kısa çalışma ödeneği, işten çıkarma yasağı ve ücretsiz izin uygulamasının sona erdiğini belirtti.
“Yanlış ekonomi politikaları yeni işsizler doğuracak”
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, “Yasaklara rağmen 2021 senesinin ilk altı ayında 564 bin kişi işini kaybetti, işsizlik ödeneğine başvuran 564 bin kişiden sadece 162 bininin işsizlik ödeneği başvurusu kabul edildi. Bu rakam öyle azımsanacak, istatistiklerde öyle sağa sola yedirilebilecek bir rakam değildir. Bu rakam daha büyük işsizlik dalgasının bize yaklaştığını gösteren çok önemli bir veridir.” dedi. Uzmanların tahmininin de bu yönde olduğunu dile getiren CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, “İşten çıkarma yasağının sona erdiği 1 Temmuz ve sonrası için, bizleri ulusal çapta büyük bir işsizlik krizinin beklediğini söyleyebiliriz.” dedi.
Sevda Erdan Kılıç, şunları kaydetti:
“Halihazırda işsizlikle boğuşan bir ülke konumunda olmamız ve genç işsizlik oranının yüzde 30’un üzerinde olması yeni işsizlik dalgasıyla birlikte, yoksulluğu daha da derinleştirecek, zaten iş bulmanın zor olduğu ülkemizde bu durum daha da içinden çıkılamaz bir hal alacaktır.
Bu durum kendiliğinden oluşmadı, AKP iktidarlarının yanlış ekonomi politikalarının sonucu olarak oluştu. Devlet kadrolarında liyakatin değil sadakatin esas alınması, eğitim sisteminin yetersiz olması, kurumların içinin boşaltılması, ekonomik yetersizlikten atama bekleyen boş kadroların varlığı ve üretim yerine tüketimin esas alınarak fabrikaların özelleştirilmesi ülkemizde işsizler ordusu yaratan ana aktörlerdir.”