SOL Parti, 4–5 Ekim tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilen 3. Olağan Konferansın sonuç bildirgesini yayımladı. Parti bildiride, iktidar bloğunu sert biçimde eleştirerek, Türkiye’nin “dinsel ve etnik kimlikler üzerinden gerici bir rejime” dönüştürülmeye çalışıldığını savundu.
Bildiride, AKP ve MHP ittifakının ABD ve Trump desteğiyle “seçimleri gösterişli ama etkisiz hale getirmeyi”, Cumhurbaşkanı’na ömür boyu başkanlık yolunu açmayı hedeflediği iddia edildi. SOL Parti, bu politikaya karşı durmanın “tarihi bir sorumluluk” olduğunu vurgulayarak, tek adam rejimine son vermeyi öncelikli hedef olarak açıkladı.
Metinde, “Ülkenin kaderinin belirleneceği bu tarihsel dönemeçte sorumluluğumuz, halkın ezici çoğunluğunun karşı olduğu bu tek adam rejimine son vermektir” ifadelerine yer verildi. Parti, laiklik, eğitim ve sağlık başta olacak şekilde temel hak ve hizmetlerde geri çekilmenin yaşandığını; gençlerin ve emekçilerin ağır ekonomik koşullara sürüklendiğini belirtti.
SOL Parti, bildirisinde “birleşik muhalefet” çağrısını öne çıkardı. Metinde, farklı eğilim ve kimliklerden muhalefet güçlerinin; genç, yaşlı, kadın, erkek, Alevi, Sünni, Kürt ve Türk tüm toplumsal kesimleri kapsayan geniş bir cephe etrafında birleşmesi gerektiği savunuldu. Parti, bu kapsamda taban inisiyatiflerine dayanan yeni örgütlenmeler yaratılmasının öncelikli adım olacağını kaydetti.
Açıklamada ayrıca, “emperyalizmin dayatmalarına” karşı ortak mücadele çağrısı yapıldı; iktidar blokunun dış destek iddiaları hedef gösterilerek, düzenin “gösterişli seçimlerle” kalıcılaştırılmak istendiği öne sürüldü. SOL Parti, bu siyasete karşı sokak sokak ve taban örgütlenmesiyle mücadeleyi büyüteceklerini, birleşik eylem ve dayanışma zeminleri oluşturacaklarını duyurdu.
Konferans bildirgesi, “Kazanacağız, yarınları hep birlikte kuracağız” sözleriyle son buldu. Parti, önümüzdeki dönemde muhalefet içinde ortak zeminler yaratma, eylem birlikleri kurma ve taban hareketlerini güçlendirme yönünde adımlar atacağını açıkladı.







