Soru basit. Kim Türkiyeci? Bunu anlamak zor bir iş değildir. Kürt siyasal yapıların politikasına bakmak yeterlidir. Günün tartışılan esas konusu Kürdistan’ın güneyinde olup bitenler. Buraya kim Türk işgal güçlerine yol verdi?
Irak-PDK/Barzanilerin buna yol verdiğini kim inkâr edebilir?
Bunu bilmemek için ya aptal olmak ya da Barzanilerin kapısından kemik kovalamak gerekir. Irak-PDK/Barzanilerin Kürt/Kürdistan diye bir meseleleri yoktur. Onların tek amacı Barzani ailesinin çıkarıdır. Bunu da sömürgeci güçlerle kurduğu kirli ilişkiler vasıtasıyla yapmaktadır.
Irak-PDK/Barzaniler, Kürtlerin devletleşmesine karşıdır. Bu icraatlarında gayet açıktır. Bilinir! Egemenliği gasp edilen bir milletin devletleşebilmesi için uluslararası desteğin yanı sıra esas olarak milli birlik şarttır. Irak-PDK/Barzaniler Kürt milli birliği önünde engeldir.
Onlar, Kürt siyasal güçleri ile milli birlik kurmadan öte Türk devleti ile kurduğu “stratejik müttefiklik“ anlaşmasına göre hareket etmektedirler.
“Bağımsızlık Referandum“ girişimi de bu ittifakın sonuçlarından biriydi. Amaç, Kürdistan’ın güneyini Türkiye‘ye bağlamaktı.
İşte belgesi:
Mesut Barzani’nin özel kalem müdürü Fuat Hüseyin, “Eğer Şiiler İran’ı, Sünniler de Arap dünyasını seçerse, Kürtler de Türkiye ile yakınlaşırlar. Türkiye’nin de Kürtlere ihtiyacı olur. Birbirimizi sevmiyoruz, ama sevmeye de ihtiyacımız yok. Amerika Bağdat’tan geri çekildiğinde çatışma yaşanacak, Türkiye’nin de başka bir şansı olmayacak. Kürtler bu şartlarda Türkiye’nin koruması altında rahat ederken, bunun karşılığında Türkiye, Kerkük’teki dev rezervler dahil Irak’ın kuzeyindeki bölgenin petrol ve doğal gazına doğrudan erişim imkanı elde edecek ve dolaylı yollarla Kerkük’e sahip olacak” dedi.
Irak-PDK Dışişleri Sorumlusu Hemin Hawrami, “ABD bölgeden gidecektir. Bağımsız olmamız gerekiyor. Ama bu mümkün değilse, Irak’tan çok Türkiye ile birlikteliği tercih ederim. Irak demokratik değil. Bunun için en iyi yol Kürdistan bölgesinin Türkiye’nin yeni Musul eyaleti olarak bir parçası olması, Türkiye’nin ise AB’ye katılması” açıklamasında bulundu.
“Irak-PDK’nin Referandum Girişimi Türkiye Projesidir“ dediğimizde Irak-PDK yalakalığı yapanların “düşman dezenformasyonlarına göre siyaset belirleme sığlıktır“ diyenlerin yukarıdaki açıklamalar hakkındaki görüşünü merak ediyoruz.
Bu açıklamalar “düşman“ diye bildiklerinin açıklamaları değildir. Irak-PDK’nin üst düzey yöneticilerine aittir ve Irak-PDK basınının servis ettiği açıklamalardır.
Irak-PDK/Barzanilerin izlediği bu politika sonuçta neye yol açtı?
Irak-PDK/Barzanilerin hâkim olduğu alanlar Türk devletinin arka bahçesine çevrildi. Şu an bu alanda Irak-PDK/Barzanilerin bir hükmü yoktur. Türkler istediğini yapıyor. Yok böyle bir şey diyenler bir adım öne çıksın.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Sonhaber.ch editöryal politikasını yansıtmayabilir.