Pazar, Ekim 12, 2025
Son Haber
  • Yazarlar
  • Manşetler
  • Son Haber Tv
  • Künye
No Result
View All Result
  • Yazarlar
  • Manşetler
  • Son Haber Tv
  • Künye
No Result
View All Result
Son Haber
No Result
View All Result
Home Manşet Haberler

Döllenen Zihin ve Haysiyet

Emine Aydoğdu by Emine Aydoğdu
27/12/2024
in Manşet Haberler, Yazarlar
A A
8
Döllenen Zihin ve Haysiyet
0
SHARES
886
VIEWS
Share on FacebookShare on TwitterShare on Whatsapp Send Mail

Ölüm tadında öfkeli bir acıyla boğularak klavyeye dokunuyorum. Daha nasıl sertleştirebilirim sözcükleri şimdilik bilmiyorum. Ben, ölüm tadındaki öfkeli acıyla kıvranırken, cehennemin nerede olduğu sorusunu size yöneltiyorum, lütfen sorma cüretimi bağışlamayın!.. Düşünmek için zahmet de etmeyin, çünkü yanıtını hemen vereceğim. Sizin de bildiğiniz gibi biz, hiçbir zaman düşünmeyiz, çünkü düşünme eylemini bilmeyiz. Sürekli konuşuruz ama asla dinlemeyiz, dinlemediğimiz için de anlamayız. Bir susabilsek, susmayı bir öğrenebilsek!.. Belki her şey bir anda değişmeyecek, ama bir şey değişecek. Bizim adımıza karar vericileri tanıyacağız. Bu kadar korkunç şeyleri nasıl yaptığımızı sorgulamanın yolunu açacağız.

Bir süre susalım, olanı biteni izleyip dinleyelim. Dehşete düşeceğimizden eminim. Çünkü hepimiz, bu cehennemin sürüp gitmesi için çabalıyoruz. Kendimizden kaçmak için sürekli konuşuyoruz. Var olmak, görünür olmak için devamlı kendimizi aynada görmek istiyoruz. Hayatımızda kötüye giden, olumsuz bulduğumuz, ya da istemediğimiz her şeyi, düşünmeyi ve eyleme geçmeyi reddettiğimiz için yaşıyoruz. Gücümüzün ve değerimizin farkında bile değiliz.

Cehennem için, yerin yedi kat altında diyorlar ya siz onlara inanmayın, her zaman yaptıkları gibi gene yalan söylüyorlar, korku salıyorlar. Bilirsiniz; korku, sinerek ya da yalan söyleyerek yaşamayı öğretir. Yalan söylemek kötü bir eylemdir, ama daha kötüsü yalan söylemeyi öğretmektir. Biz yılmadan, usanmadan birbirimize yalan söylemeyi öğretiyoruz.

Birbirimize hakaret ederken cehennemin dibine kadar yolun var diyoruz ya aslında uzağa gitmeye gerek yok. Cehennemin dibi, nefsimizde, cehennemin dibi, bizi yöneten hücrelerimizde. Cehennem tam da beynimizin ortasında, çocukları, kadınları, hayvanları, bitkileri yakıp, yıkıp, yok ediyor, geride ise, ah’lar vah’lar ve tüh’le sarmalanmış acı bir toprak, bol gözyaşı ve parlayıp sönen bir öfke bırakıyor.

Dipsiz ve kıyısız bir kuyu gibi kapkara, yoz düşüncelerimiz, duygularımız, törelerimiz, hurafelerimiz, gelenek ve göreneklerimiz ile akıl, bilim ve vicdanla uyuşmayan, uydurulmuş metinlerle, Narin’i, Narin’den önce öldürülenleri ve Narin’den sonra öldürülecekleri uçurumlara doğru bıkmadan usanmadan sürüklüyoruz. Derin ve yıldızsız bir gece gibi siyah ve kasvetli gözlerimizle birbirimizin yüzüne bakarken utanmıyoruz. Utanç duymuyoruz. Sahi biz ne zamandan beri bu kadar haysiyetsiz olduk?..

Meksika’da Meksikalı biri ölünce ardından üç şey söylenir: “Çirkindi, kötüydü, haysiyetliydi.” Meksikalılar bizim için sanırım şöyle derlerdi: “Çirkindi, kötüydü, haysiyetsizdi.”

Hepimizin bildiği gibi çocuklar, dünyayı hayalleriyle içlerinde taşırlar. Bütün düşleri, o dünyanın masumiyeti içinde serpilip gelişir.  Dünyanın üzerinde gezinir, ülkelerin haritalardaki yerlerini değiştirir, sınırları kaldırırlar. Bunları yaparken neşe içinde ve masumiyetle gülerler. Bu duyguyu çocuklar gibi hayal kuramayanlar anlayamaz. Bütün mevsimlerde ve duygularda çocuk olmak ve o çocuksu saf sevinci duymak; yaşamı delicesine yaşamak, yalnızca çocukların hayalleriyle yaptığı devrimci bir eylemdir.

Çocukların gözlerindeki saf sevinci öldüren haysiyetsizler ise, bu dünyada kendilerine diktatör, reis, şef, efendi, köle, katil, aziz ve tecavüzcü yaratmakla meşguldür.

Yaşamaya çalıştığımız bu karanlık dünyada, bir çocuğun öldürülüşünü bir tümceyle, masumiyeti bir çığlıkla öğrenir olduk. O çığlığın içinde saklı duran Narin’in ve Narin’den önce öldürülenlerin yüzleri, o yüzlere bakanları ne kadar tedirgin ediyordu, ne kadar utandırıyordu?.. İçimizde bunu bilen var mı?.. Tedirgin olanlar ve utananlar,  topyekûn itaatte kusur etmediğimiz makineleri parmakla kaydırarak arkasından üzüntülerini öyle cesaretle haykırıyorlardı ki, sanki bu topraklarda daha önce hiçbir çocuk öldürülüp, tecavüze uğramamıştı. Bu cesaret, küçük bir balonun şişirilip sonra da patlaması kadar bir zaman diliminde hızla yok olup bitiyordu. Çünkü balon gibi içi boş ve koftu.

Söylediklerimi sakın affetmeyin!.. Suçluyuz, kötüyüz, çirkiniz, yalancıyız, birkaç yüzlüyüz, sahtekâr, haysiyetsiz ve ahlâksızız. Ego mastürbasyonu yapan bir toplumuz. Bu toplumdan vicdan çıkar mı?.. Umudumu, her şeye rağmen korumaya uğraşsam da gün be gün biraz daha boynunu büküp çürüdüğünü fark ediyorum.

Bir çocuğu büyütmek, bir insanı, bir toplumu büyütmektir. İnsanın, cennetini ve cehennemini büyütmektir. Biz, çocukların cennetini değil de cehennemini büyütüyoruz. Eğer cennetini büyütseydik, toplumun haysiyetli gelişimini sağlardık. Yaşamımız, karanlığa, bataklığa,  hurafeye değil, umuda doğru yürürdü.

Hayatımızı nelerin, kimlerin, yönettiğini, bizim adımıza kimlerin düşünüp karar verdiğini, o kararların hangi karanlık gölgeler altında alındığını biliyor muyuz?..

Renkli camda diziler izlenirken havada bir sinek bile uçmaz oldu. Dizilerin ninnileriyle uyuyoruz, çünkü hikâyeleri seviyoruz. Öyle ya perde kapanınca hikâye bitiyor. Hayatı da artık bir hikâye gibi yaşıyoruz. Bütün olumsuzluklara, çocukların, hayvanların, kadınların ve ağaçların öldürülmelerine hikâyeymiş gibi bakıyoruz. Renkli camda oluk oluk akan kanı izlerken leziz leziz yemeğimizi yiyoruz. Aldatılmayı seviyor, hatta aldatılmaya bayılıyoruz. Yoksa dünya bu kadar aldatılmayı seven beyinlerle dönmezdi.

Yeter artık! Çekelim ellerimizi! NARİN çocukların, kadınların, hayvanların ve ağaçların, bedeninden.  Bırakalım onları kendi dünyalarına; yaşamı, delicesine ve saf sevinçle yaşasınlar. Biz kendi haysiyetsizliğimizin batağında çürümeye devam edelim.

Tags: çocuk cinayetlericocuk istismariEmine Aydoğdu
Previous Post

Yunus Emre Vakfı’ndaki naylon fatura skandalı sonrası istifalar

Next Post

İsrail’in havaalanına düzenlediği saldırıda füze DSÖ Başkanını teğet geçti

Next Post
İsrail’in havaalanına düzenlediği saldırıda füze DSÖ Başkanını teğet geçti

İsrail’in havaalanına düzenlediği saldırıda füze DSÖ Başkanını teğet geçti

Comments 8

  1. Yunus Çetinkaya says:
    10 ay ago

    Zayıfı, güçsüzü, masum hayvanlarını, masum çocuklarını koruyamayan toplumlar eninde sonunda tarihin çöplüğüne giderler. Aklımızı başımıza alma yönünde de çok cılız, çok zayıfız maalesef….

    Yanıtla
    • Emine Aydogdu says:
      10 ay ago

      Güzel bir tespit sevgili dostum, katıkların için ayrıca teşekkürler.
      Selamlar sevgiler.

      Yanıtla
  2. Mehmet Nurkut İlhan says:
    10 ay ago

    Eline, yüreğine sağlık olsun can arkadaşım Emine🙏❤️💙🧒🏻Cehennem berede soruna yanıtıma gelince dünyada herkes içinde, vicdansız katil gözlü insanlarda o kadar çoğaldıki biz azınlıktık iyice azaldık, neslimiz tükenmek üzere koruma altına alınırsak belki eski doğal günlere dönebiliriz arkadaşım, Tanrının adaleti olmalı bu tio mahluklara…

    Yanıtla
    • Emine Aydogdu says:
      10 ay ago

      Çok teşekkür ederim sevgili arkadaşım katkıların için sağ olasın umuyorum dediğiniz gibi bir gün güzel günler yaşarız.

      Yanıtla
  3. Osman Kılınç says:
    10 ay ago

    Mrb.Sevgili Arkadaşım;
    Okurken, öfkem tansiyonumla doğru orantılı “tavan” yaptı ama bir taraftan bunları yazanın, Sen olman beni ziyadesiyle gururlandırdı. Eline, kalemine o koca yüreğine sağlık. Vahşiliğimize vurduğun ŞAMAR az bile..
    Tebrik ediyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum 🙏

    Yanıtla
    • Emine Aydogdu says:
      10 ay ago

      Çık teşekkür ediyorum benim sevgili can dostum, yürekli arkadaşım.
      Selamlar sevgiler gönderiyorum sana.
      Esenlik dileklerimle.
      🕊

      Yanıtla
  4. Latif says:
    9 ay ago

    Isyan eden bir susukunlugun, caresiz kelimelerle ciglik attigi bir yazi icin öncelikle yüreginize saglik. Neden suskunluk? Artik sözler mahcup, artik düsünceler cürümemek adina saklanmis durumda. Rezillik ve vicdansizligin, yozlasmayla cürümüslügün kokusmus bir cöplükte, irinli bir ciban halinde masum insanlari icine ceken bu haysiyetsiz zihniyet, katil ve agzi salyali cakallariyla durmadan cogaliyor. Beslenmek icin kör inanclar, motive olmak adina kötülük ve cikar, doymamak adina hedonizmin ucurumundan beslenen bu karanlik yeni yil dileklerindeki samimiyetsizlikle sanirim beslenmek adina zamnimizi sömürmeye devam edecek.
    Selam ve saygiyla.

    Yanıtla
    • Emine Aydogdu says:
      9 ay ago

      Çok güzel ve derinden özetlemişsiniz yaşananları.
      Çok teşekkür ederim sevgili arkadaşım.
      Selamlar sevgiler gönderiyorum.
      İyi yıllar diliyorum.

      Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Güncel Haberler

İsrail Lübnan’da yeniden vurdu: El-Musaylih’e 10’dan fazla hava saldırısı
Manşet Haberler

İsrail Lübnan’da yeniden vurdu: El-Musaylih’e 10’dan fazla hava saldırısı

11/10/2025
Gazze’de ateşkes sürüyor: Hamas, esir listesine tepkiye rağmen “soykırımı durdurmak için anlaşmaya bağlıyız” dedi
Manşet Haberler

Gazze’de ateşkes sürüyor: Hamas, esir listesine tepkiye rağmen “soykırımı durdurmak için anlaşmaya bağlıyız” dedi

11/10/2025
İzmir’de perde aralanıyor: 5. İzmir Tiyatroları Buluşması 15 Ekim’de başlıyor
Manşet Haberler

İzmir’de perde aralanıyor: 5. İzmir Tiyatroları Buluşması 15 Ekim’de başlıyor

11/10/2025
Diyanet TV’ye 41 milyon liralık yeni harcama: Üç yılda 97 milyon TL’lik ekipman alımı
Manşet Haberler

Diyanet TV’ye 41 milyon liralık yeni harcama: Üç yılda 97 milyon TL’lik ekipman alımı

11/10/2025
Zeki Müren filmi yargıya takıldı: Tanıtıma mahkeme yasağı
Kültür Sanat

Zeki Müren filmi yargıya takıldı: Tanıtıma mahkeme yasağı

11/10/2025

Arşivler

  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • Künye
  • Reklam
  • İletişim
  • Söyleşi / Podcast
  • Kitap Önerileri
  • Öykü
  • Manşetler
  • Dosyalar
  • Arşiv

© 2024 Sonhaber / Bağımsız, doğru , gerçek habercilik

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • İSVİÇRE
  • TÜRKİYE
  • DÜNYA
    • AVRUPA
    • ORTADOĞU
    • ASYA
    • AMERİKA
    • AFRİKA
  • YAZARLAR
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • SÖYLEŞİ
  • YAŞAM
    • EĞİTİM
    • SAĞLIK
    • KADIN
    • LGBT
    • EMEK DÜNYASI
    • Podcast / Röportaj
  • SANAT
  • BİLİM
  • EKOLOJİ
  • FORUM
  • Languages

© 2024 Sonhaber / Bağımsız, doğru , gerçek habercilik