DİB’in Tartışma Daveti Üzerine Notlar
ADAM-DER
Derneğimiz, Demokrasi İçin Birlik’in (DİB) “demokrasi güçlerinin birlik ve ittifak ihtiyacını, kapsam, nitelik, hedef, yapı gibi temel başlıkları kapsayacak biçimde tartışma” önerisini önemsemektedir. DİB’in tartışılmasını önerdiği sorulara, tartışma sürecinde kapsamlı görüş ve önerilerimizle, cevaben katkı sunma çabası içinde olacağız. Üyelerimizin tartışmaya etkin katılımını teşvik edeceğiz. Kasım toplantısına somut görüş ve önerilerimizle katılarak sürecin parçası ve öznelerinden biri olacağız.
Bu aşamada, Demokrasi güçlerinin birlik ihtiyacına ve Demokrasi ittifakının oluşturulmasına ilişkin kimi görüşlerimizi başlıklar halinde özetlemekle yetineceğiz.
- Derneğimiz, keyfiliği, zorbalığı, hukuksuzluğu ve adaletsizliği “olağanlaştırmış” ve İslami faşizmi devlet biçimi olarak kurumsallaştırma yolunda ilerleyen rejime karşı, toplumsal ve siyasal muhalefetin birleşik mücadelesinin oluşturulması zorunluluğunun altını çizer.
- Derneğimiz, faşizme karşı mücadelenin tüm antifaşist güçlerin ittifakıyla başarıya ulaşacağının bilinciyle, tutarsızlık ve çelişkilerine rağmen düzen içi antifaşist güçleri de içeren en geniş antifaşist ittifakı oluşturmanın en güncel görev olduğunu savunur.
- Antifaşist ittifakı; salt yukarıdan aşağıya örgütler arası ortak deklarasyona indirgemeden, aşağıdan yukarıya yerel somut mücadele birliklerinin oluşturulması ve bunların eşgüdümlü biçimde bir araya getirilmesi olarak kavrar. Bununla da yetinilmeyeceğini öngörür. Gerek merkezi gerekse yerel örgütsel ve mücadele birliklerinin yanında bir araya gelemeyen antifaşist unsurların antifaşist mücadeleyi kendi meşreplerince yükseltmelerini ve bakışımlı mücadeleler halinde sürdürmelerini önemser. Bu bakışımlılığı sağlamak için farklı düzeylerde ilişki geliştirilmesini ve çaba gösterilmesini savunur.
- Anti-faşist mücadele birliğini tek bir biçim, yapı ve ilişki tarzına indirgemez.
- Faşizme karşı böylesi etkin bir ittifakın kurulması gerekliliğine rağmen gerçekleştirilememesinin kimi nedenlerinin ise, şu şekilde sıralanabileceğini düşünüyoruz:
-
- AKP, kuruluşundan itibaren bir yandan demokrasiyi “seni gideceğin yere kadar götürecek olan, varmak istediğin durağa geldiğinde terk edebileceğin bir tramvay” olarak tanımlarken, diğer yandan da askeri vesayet rejimini bitirip “ileri demokrasiyi” inşa edeceği vaadi ile kitleleri peşine taktı. Bu vaatlere inanan birçok liberal AKP’de politikaya soyundu; kimi solcular da destek verdi. AKP bu yanılsamaların yarattığı imkânları da arkasına alarak, mevcut rejimin egemen kurumlarını itibarsızlaştırıp kendine tabi tutma sürecini büyük ölçüde tamamlar tamamlamaz; totaliterliğin inşasının yol temizliğini yapmanın rahatlığıyla yürüdü ve bu günlere gelindi. Buna rağmen antifaşist güçlerin düzen içi kesimlerinde, AKP’nin demokrasi içi olabileceği/kalabileceği yanılsaması halen sürmekte ve bu anlayış en geniş antifaşist mücadele birliğinin oluşamamasının faktörlerinden biri olarak ortada durmaktadır.
-
- Sosyalist hareket faşizmin gelişini teorik olarak analize tabi tutabilirken, dağınıklığı ve güçsüzlüğünün de etkisiyle, etkin taktik hamleler yapmayı ve örgütlenme biçimlerine ilişkin yönelim içine girmeyi gündemine alamamaktadır. Sosyalist hareketin bu durumu, Toplumsal dinamikleri de olumsuz etkilemektedir. “Önceden görmek önceden davranmayı gerektirir” basiret ve iradesiyle davranılamamaktadır.
-
- Sosyalist hareketin bir kesiminin öteden beri devleti faşizm olarak tanımlaması gerçeği de, ortak mücadeleyi zorlaştıran bir faktör olarak görülebilir. Bu kesim “zaten on yıllardır faşist devletin var olduğundan” hareketle günümüzdeki faşist tehdidi yeni ve özel görmemektedir. Dolayısıyla özel olarak yapılacak pek bir şeyin olmadığını, geçmişten beri yapılanların yeterli olduğunu düşünebilmekte ve antifaşist mücadele birliğinin yakıcılığını fark edememektedir.
-
- Tüm bu dezavantajlı faktörlerin yanında ittifak meselesini biçimsel bir durum olarak gören ve merkezi örgütler arası yazılı bir ittifak programına indirgeyen bakışların mevcudiyeti de, farklı düzeylerde çoklu ittifak ilişkisinin ve birbirinden bağımsız antifaşist mücadelelerin bakışımlı hale getirilmesi çabasının pratikleştirilmesini zorlaştırmaktadır.
Siyasal ve toplumsal muhalefet dinamiklerinin verili durumlarının ve mücadele ortaklığını öteleyen yaklaşımlarının değişmesine katkısı yönüyle de, bu tartışmanın yararlı olacağı inancındayız.
Tüm demokrasi güçlerinin tartışmaya güç vereceği umudumuzla,
Hepimize kolay gelsin.