Suruç Katliamı; Yedi yıldır aranan “Adalet”

HomeManşet Haberler

Suruç Katliamı; Yedi yıldır aranan “Adalet”

Yedi yıldır aynı sahne. Yedi yıldır aynı şeyler…”

20 Temmuz 2015’te İŞİD bombalı saldırısı sonucu yaşamını yitiren 33 genç, katliamın 8’nci yıl dönümü dolayısıyla anıldı.

33 genç için katliamın yaşandığı Amara Kültür Merkezi bahçesinde anma programı düzenlendi. Suruç Aileleri İnisiyatifi öncülüğünde yapılan anmaya, Yeşil Sol Parti milletvekilleri, sivil toplum ve hukuk örgütleri, siyasi parti yöneticileri ve çok sayıda kişi katıldı.
Yakın tarihte yaşanan katliamlar zincirinin en önemli halkarından biri olan Suruç Katliamı, üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen aydınlatılmadı. Katliamın talimatını verdiği için dosyaya dahil edilmesi istenilen DAİŞ üyesi Mahir El Agal, Türkiye denetimindeki bölgede öldürüldü.

‘HER ŞEY BELGELERLE ORTADA’

Mahkeme salonlarından bu güne kadar talep ettikleri hiçbir talebin kabul edilmediğini söyleyen Suruç Aileleri İnisiyatifi üyesi Feti Aydın, “Dile kolay 8 yıl geçti, ancak davamız ile ilgili fazla bir ilerleme olmadı. Bizim, avukatların çeşitli talepleri oldu, bu talepler dillendirildi her duruşma. Her duruşma kayıp kamera görüntülerinin niçin ortaya çıkarılmadığını sorduk. Sakalı kesilerek arka kapıdan bırakılan, çantasından IŞİD bayrağı çıkan motosikletli Abdullah Ömer Aslan’ın neden yargılanmadığını sorduk. Bu davanın yerinden saymasının nedeni taleplerimizin görmezden gelinmesidir. Avukatlar her şeyi belgeler ile ortaya çıkardı. Kırmızı bülten ile aranırken firari sanık İlhami Bali’nin devlet hastanesinde tedavi olduğunu ortaya çıkardık. Katillerin her yerde cirit attığı onlarca belge ile kanıtlandı. Buna rağmen çocuklarımızın katilleri bulunmuyor” diye konuştu.

‘SONUNA KADAR TAKİPÇİLERİ OLACAĞIZ’

“Çocuklarımızın mücadelesini devam ettirmek boynumuzun borcudur” diyen Aydın, “Biz bu mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceğiz. Bu mücadele esnasında katillerin cezalandırılması gerekirken ailelere dava açılıyor. Davamız şu an devam ediyor. Avukatımız Gülhan Kaya şu an tutuklu. Bu katliamın sanıkları ortada gezerken, aileler mahkeme salonlarında adalet bekliyor. Aileleri adalet mücadelesinden caydırmak için her türlü şey yapılıyor. Ancak biz hiçbir zaman 33’lerimizi sokakta, mahkeme salonlarında anmaktan vazgeçmeyeceğiz. Sonuna kadar onların takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.

‘BU ADALET DEĞİL KESİNLİKLE’

Katliamda yaşamını yitiren 33 düş yolcusundan birçoğunun kan kaybından hayatını kaybettiğini hatırlatan Aydın, “Ambulansların geçişi engellendi ve üzerimize gaz bombaları atıldı. Yaşamını yitirenlerin çoğu kan kaybından yaşamını yitirdi. Eğer engelleme olmasaydı, şu an birçok yoldaşımız aramızda olabilirdi. Ama o dönem polislerin müdahalesi can kaybını arttırdı. Emniyet müdürüne sembolik bir para cezası verildi. O kadar katliamın sorumluluğu 7 bin lira gibi komik bir para cezası, üstelik taksitle ödeyecek. Bu adaletin adalet olmadığını ortaya koyuyor. Bu adalet değil kesinlikle. İnsanların katledilmesine göz yummak, yol hazırlamanın cezası bu olmamalı” şeklinde konuştu.

 

 

 

Subscribe
Notify of
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments